20 Nisan 2013 Cumartesi

Kadir gecesi neden belli değil? keramet gecede mi yoksa kur'an'da mı? sizin kadir geceniz ne zaman?


Kadir Gecesi:

Bu isim ilk defa Kur’an ile bildirilmiş ve bu tamlama ilk defa Kur’an ile Arap diline girmiştir. Bu sebeple “Kadir gecesi”ni doğrudan Kur’an’dan öğrenmemiz gerekmektedir:

 “Kadir” sözcüğünün “kader, takdir” anlamından yola çıkarak, “Kur’an’ın inişinin takdir edildiği yani, indirilmesinin belirlenip de indirildiği gece” anlamı verilebilir.

-   “Kadir” sözcüğünün “kadir, kıymet, haysiyet ve şeref” anlamları dikkate alınarak da “kıymet, şeref gecesi” anlamı verilebilir.
Böylece her iki anlamda da Kur’an’ın değeri şerefi belirtilmiş olur.

 Bakara suresinin 185. ayeti Kur’an’ın Ramazan ayında indirildiğini, Duhan ve Kadir sureleri de Kur’an’ın gece vakti indirildiğini bildirmektedir. Ama Kur’an’da, bu gecenin Ramazan ayının hangi gecesi olduğuna dair bir bilgi yer almamaktadır. Kadir suresinde, Kadir Gecesi’nin değerinin bildirilmiş olmasına karşılık tarihinin, zamanının bildirilmemiş olması,  Kur’an’ın öneminin, o gecenin öneminden daha ön plânda tutulması gerektiğini anlatmaktadır.
Çünkü o geceye, kadir suresinde bildirilen değeri kazandıran; Kur’an’dır. Yani önemli olan o gece değil, o geceyi özel bir gece hâline getiren “esas değer”dir; Kur’an’dır.

Kadir Gecesi’nin hangi gece olduğu, kesin belirlemelerle ifade edilmiş şekilde, “hadis” damgalı rivayetlerde bile yer almamıştır. Aslında evinin duvarında takvimi, masasında ajandası olmayan peygamberimizin bu gecenin hangi gece olduğunu bilmemesi veya hatırlamaması çok doğaldır. Ama onun da hayatını değiştiren bu olayı biliyor olması ve Allah’ın Kur’an’daki öğretisine sadık kalarak, bu olayda Kur’an’dan başka hiçbir şeyin önemli olmadığı gerekçesiyle gece hakkında bilgi vermemesi, akla daha yakın gelmektedir.

Böyle olmasına rağmen rivayetler bu konuda da devreye girmiş ve Kadir Gecesi’nin kesin zamanını haber veren hepsi birbiriyle çelişkili yüzlerce ifade, “hadis” adı altında piyasaya sürülmüştür. Bunlar, tutarsız ve çelişkili oluşları bir yana, düşük ifadeli oluşları yönüyle de peygamberimize hiç yakışmayan uydurmalardır. Bir örnek vermek gerekirse, Kadir Gecesi’nin ramazan ayının 27. gecesi olduğunun gerekçesi şöyle açıklanmıştır: Kur’an’da üç kez tekrar edilmiş olan “Leyletü-l Gadr (Kadir gecesi)” ifadesi, Arap harfleriyle yazıldığında dokuz harften oluşmaktadır. Demek ki, Kadir Gecesi’nin hangi gece olduğunun formülü; “3 tekrar X 9 harf = 27. gece”dir. İşte, Kur’an’dan onay almayan bu uydurmalar, Kadir Gecesi’nin hangi gece olduğunu böylesine basit, böylesine komik formüllerle ispat (!) etmektedir.

Kur’an, Kadir Gecesi hakkındaki ayetleri ile insanlara çok önemli bir mesaj vermektedir. Bu mesaj; herkesin, bin aydan daha hayırlı olan, meleklerin kendisine yardıma koştuğu, mutluluklarının hemen başladığı bir kadir gecesinin olması gerektiğidir. Bu kadir gecesi ise;

BİZİM KUR’AN İLE TANIŞTIĞIMIZ, ONU HAYAT REÇETESİ, REHBERİMİZ, IŞIĞIMIZ, RUHUMUZ, ŞİFAMIZ, İBRET LEVHAMIZ, HAYAT DÜSTURUMUZ, HAYAT YÖNETMELİĞİMİZ YAPTIĞIMIZ GECEDİR, GÜNDÜZDÜR, SAATTİR, DAKİKADİR, SANİYEDİR.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder